Misafirlik müessesinden hiç hoşlanmayan biri olsam da yıllardır gözlemlediğim olayları anlatmak boynumun borcudur.
1) Misafir Tipleri:
a) Geleceğini önceden haber veren misafir:
Sevilen misafir tipidir. Gelmeden önce; ''Yarın müsaitseniz gelicez size... eheh'' şeklinde bir konuşma yapar ve olayı ev sahibinin onayına bırakırlar.
b) Çat kapı eve dalan misafir:
Nefret edilen misafir tipi. Bu misafir türleri; ev sahibi kişi evde yayım yayım yayılıp kahvesini höpürdetirken, birden kapıyı çalıp eve dalış yaparlar. Bahaneleri genelde; ''Geçiyordum bir uğradım'' olur. Telef edilebilirler.
2) Ev Sahibi Tipleri:
a) Misafir sever ev sahibi: Bu kişiler, misafirin geleceğini duydukları andan itibaren evi silip süpürmeye ve yapacakları yemekleri düşünmeye başlarlar. Hiçbir zaman tam olarak anlayamadığım bu insanlar; misafiri adeta bir İngiltere Kraliçesi, adeta bir Ormanlar Kralı olarak görürler. Tipik Türk insanı olan bu insanlar, misafir öl dese ölürler.
b) Misafir adını duyduğu an yüzünü ekşiten ev sahibi: Misafirden hiç hoşlanmayan, arayıp geleceğini bildiren kişilere yalandan; ''Ay tabii geliin geliin.'' diyen kişilerdir. Çat kapı gelen misafirleri öldürmeye meyillidirler.
3) Misafir Veletleri:
a) Üzerine kolonya döküp ateşe verilmesi gereken velet: Şaka tabii olur mu canım öyle şey. *şeytani gülme efekti* Bu velet, evdeki herşeyi kırma, ezme, parçalama, ordan oraya amaçsızca koşup çığlıklar atma,
özellikle iç çamaşırı bulunan çekmeceleri karıştırma potansiyeline sahiptir. Evin herhangi bir yerinden aniden fırlayarak, ''Anneea yaa ben acıktııım!!'' , ''Oyuncak versene.'' , ''Bilgisayarı aççam ben ehehehe'' , ''Burda ne var ki!?!!'' diye zıbıldayıp durur. Tüm bunlar olurken, bu veletin annesi her nedense o hiç yokmuş gibi davranarak ev sahibini ifrit eder.
dipnot: Bu yaratığa bulaşmamak için evin abisi veya ablasının evde yokmuş numarası yapıp, odayı kendi üzerlerine kilitledikleri görülmüştür. Merhaba.
b) Sıkıntıdan halı desenini ezberleyen velet: Her eve lazım velettir. İleride
''Misafir adını duyduğu an yüzünü ekşiten ev sahibi'' türüne giriş yaparak kendi için küçük ama misafirlik müessesesi için büyük bir adım atacaktır.
4) Misafirlik Ritüelleri:
Tüm ev ahalisinin misafire; ''Hoş geldiniz!'' diyerek başlattığı ritüel, evin çocuklarının odalarından çıkmak istememesiyle devam eder, ama bu istek; "Çocuğuuum bi otur da yüzünü görelim yahu" diye çığıran misafirin sesi duyulduğu anda kendi kendini imha eder.
Halbuki gelen misafir ya annenin ya da babanın arkadaşıdır ve evin çocuklarının bu kişilerle olan diyalogu genelde; ''Merhaba, nasılsın, kaça geçtin, okul nasıl gidiyor, ay ne güzelleşmişsin seen, ne kadar da büyümüşsün görüşmeyeli.'' şeklindedir. Dikkat ettiyseniz soruları hep karşı taraf sorar.
(Aklıma gelince gerildim.)
Misafir-Ev sahibi ilişkisi çok yapmacıktır. En azından benim için öyle. Herkes birbirine çok saygılıdır, kişilerin birbirine soktukları laflar bile hiç acıtmadan geri çıkartılır ve konuşmaya devam edilir. Bir süre sonra kadınlar kendi aralarında çocuklarından bahsetmeye, erkekler ise ülke meselelerine el atmaya başlarlar. Bu konuşmalar sırasında evin çocukları kızamık çıkarmakla meşguldür. İçlerinden ne geçirdiklerini duymak istemezsiniz.
(bu kısım çok sıkıcı oldu, sevmediğim bir şeyi eğlenceli anlatamıyorum.)
a) Biz kalkalım artık: Eve geri dönüş serüvenine başlamak isteyen misafir, diğerine kaş göz yaparak; ''Hadi kalkalım artık yeter!'' sinyalini bırakır. Bu sinyalleşme ardından söylenen cümle genelde; ''Ay çok geç olmuş hadi biz kalkalım artık, çocukların da yarın okulu var.''dır.
Ev sahibi aniden misafirin üzerine yürür ve hemen ''Ya daha erken nereye, daha sabaha kadar yolumuz var!!'' diyerek lafı yapıştırır... Ama misafir onu dinlemeyerek kapıya yönelir, canım. Kapı açıldıktan sonra manyak gibi bir dahaki seferin planını yapmaya başlarlar, kapı önünde kakafoni eşliğinde geçen en az 10 dakika sonrası misafirler artık evden dışarı çıkmış, özgürlüklerine kavuşmuşlardır. Bu sırada ev sahipleri pijamalarını giymekle meşguldürler.
b) Misafirlikte geçen konuşmalar top 5:
1) Ay ne gerek vardı bu kadar şeye ya, niye uğraştın! (bunu söylemeyeni dövüyolar)
2) Aaa, lütfen ama, ölümü öp, şşt Allah aşkına ye, bak ant verdim.''
3) Biz kalkalım artık.
4) Daha erken nereye!?
5) Oyuncak var mı?!!