
- Herkes -de/-da'ları ayrı yazmayanlara sinir olurken, ben direkt'i direk diye yazanlara sinir oluyorum. Direk değil o kardeşim, direkt, hatta ve hatta ''direct''. Başka bir dilden gelmiş, biz de onu 'direkt' diye çevirmişiz. Bari direkt diye yazmıyorsak 'doğrudan' diye yazalım veya 'dosdoğru' diye, bak böyle daha bizden oldu, oh mis gibi. Canlı Para'ya, Kelime Oyunu'na falan çıkınca lazım oluyor hep bunlar. Öptüm.
- Sanırım bu Biskolata Starz reklamı cidden işe yaramış, hiçbir markette bulamıyorum kendilerini, ben tadına baktıktan sonra yok sataydı çok güzel olacağıdı. Kısmet.
- Dün bir haber bülteninde Muhteşem Yüzyıl dizisinden sonra tarihi kitap satışının artışıyla ilgili bir haber vardı, haberdeki kitabevinin sahibi şöyle dedi; ''
Diziyi izledikten sonra gelip 'Muhteşem Yüzyıl ile ilgili kitap var mı?' diye soran insanlar var'' Ben şimdi buna gülsem mi ağlasam mı bilemedim, ne güzel insanlarız. Hı bu arada Yüzüklerin Efendisi'nin de kitabı çıkmış. (
2 sn'liğine son cümleyi cidden inanarak yazdığımı düşünsene)
- ''
Azimli sıçan duvarı deler'' cümlesindeki 'sıçan'ı yıllarca fare sandığım için, cümlede ne denmek istediğini anlamamıştım, niye böyle şeyler yapıyorum bilmiyorum.